Otomotiv Sektörü
“Çip Krizi 2023’e Kadar Sürecek”

Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Albert Saydam, çip krizinin bu yıl da devam edeceğini, 2023’ün ikinci çeyreğinde veya ikinci yarısında toparlanma olacağını öngördüklerini belirtti.
Saydam, “TOGG yatırımının bu çip krizinden çok fazla etkilenmeyeceğini tahmin ediyorum. Yapılan bilgilendirmeler, ihtiyaç olan çiplerin ön anlaşmalarının yapıldığı yönünde” dedi.
Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Yönetim Kurulu Başkanı Albert Saydam, küresel ölçekte yaşanan çip krizinin bu yıl da devam edeceğini, 2023’ün ikinci çeyreğinde veya ikinci yarısında toparlanma olacağını öngördüklerini belirtti.
Saydam, şu anda bütün dünyanın gündeminde Rusya-Ukrayna Savaşı’nın olduğunu ve herkesin bunun üretim, tedarik zinciri ve ekonomik bakımdan etkilerini merak ettiğini söyledi.
Otomotiv sanayisi için tedarik zincirlerinin sağlıklı ilerlemesinin çok önemli olduğunu vurgulayan Saydam, sektörde bütün kararların verilere dayalı alındığını dile getirdi.
Saydam, bir aracın yurt dışına satılması veya ülkeye ihracat anlamında 1 dolar daha fazla kazandırmalarının önemli olduğunu ancak konu insan hayatı olunca, hele bu kayıplar savaşlarda yaşanırsa bu durumun tüm verilerin önüne geçtiğini ifade etti.
Hiçbir bilginin insan canından önemli olmadığını söyleyen Saydam, “Bizim önceliğimiz barıştır. Bir araba veya bir otomobil daha fazla üretmek yerine Avrupa’da barış ve uluslararası düzenin tekrar tesis edilmesinden yanayız” dedi.
‘ÇİPLER GERÇEKTEN İHTİYAÇ OLAN YERLERDE KULLANILMALI’
Otomotiv sektöründe bu yılki beklentilerin 2021’den kesinlikle daha olumlu olduğuna dikkati çeken Saydam, “Otomotiv tedarik zincirinde tahmin ediyorum ki yeni çip üretim tesislerinin devreye girmesiyle muhtemelen 2022’yi de böyle krizlerle veya dur kalklar ile atlatabiliriz. 2023’ün ikinci çeyreğinde veya ikinci yarısında bir toparlanma olacağını öngörmekteyiz.” diye konuştu.
Saydam, “yarı iletken” denilen ürünlerin 9 farklı evreden geçerek evlerde ve araçlarda kullanılabilir hale geldiğini bildirdi.
Çip krizinin aşılmasına yönelik girişimlere işaret eden Saydam, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şu anda yapılan yatırımlar genellikle son 7, 8 ve 9’uncu evrelere yönelik, yani işin konfeksiyonu konusunda yapılan yatırımlar var. Avrupa Birliği en son bir yatırım anons etti. Krizi bir nebze engelleyecek yatırımın alınması kararı alındı. Bu yaklaşık 20 milyar euroluk bir yatırım ve ancak 2030’da devreye girebilecek. Krizi aşmamızın esas yolu gerçekten ihtiyacımız olan yerlerde çiplerin kullanılması. Çünkü araçlarımızda ve elektronik eşyalarımızda ihtiyacımızın dışında sadece bize sunulduğundan dolayı, yani sadece konforumuz için kullandığımız bazı çip uygulamaları var. Bunlardan biraz feragat ederek bu krizi küresel ekonomiyi daha az etkileyecek şekilde atlatabiliriz.”
‘ELEKTRİKLİ ARAÇLAR İÇİN 3 KAT DAHA FAZLZ ÇİP GEREKİYOR’
Albert Saydam, elektrikli araçların, çip krizinde sorunu üç misline çıkardığını belirtti.
İçten yanmalı motor kullanılan araçta ortalama 1000 çip kullanılıyorsa elektriklilerde bu sayının 3 bine çıktığını söyleyen Saydam, “Hatta 1-2 ay önce dünyaca bilinen bir elektrikli araç üreticisi, çip yokluğundan dolayı şarj ünitesi olmadan araçlarını piyasaya sürdü. Servise girdiğinde ve çipler temin edildiğinde o çipler takılmak üzere.” ifadelerini kullandı.
Çip krizi bakımından TOGG ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Saydam, “TOGG yatırımının bu çip krizinden çok fazla etkilenmeyeceğini tahmin ediyorum. Yapılan bilgilendirmeler, ihtiyaç olan çiplerin ön anlaşmalarının yapıldığı yönünde.” diye konuştu.
Saydam, TOGG’un Türk otomotiv tedarik sanayisinin yapabileceklerinin yanında neleri yapamayacağını da görebileceği bir boy aynası, 60 senelik otomotiv başarısını gelecek 30 yıla taşımaları için bir fırsat olduğunu kaydetti.
Otomotiv Sektörü
Mercedes-Benz Türk’ün ‘Her Kızımız Bir Yıldız’ programı 6.500’e yakın kız öğrencinin hayatına dokundu

Mercedes-Benz Türk’ün, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) iş birliği ile yürüttüğü “Her Kızımız Bir Yıldız” programı 21 yılı geride bıraktı. 2004 yılında kız çocuklarının eğitim hayatlarına destek olmak ve eğitimde fırsat eşitliği sağlamak amacıyla başlatılan program, bugüne kadar 63 ilde 6.500’e yakın öğrenciye ulaştı ve toplamda 20.000’e yakın burs sağladı.
Yalnızca burs desteğiyle sınırlı kalmayan program; bölge ziyaretleri, mentorluk programları, kişisel gelişim eğitimleri ve kültürel etkinliklerle öğrencilerin akademik, sosyal ve kültürel gelişimine katkı sunuyor. Program kapsamında her yıl yaklaşık 1.000 öğrenci (750 lise, 250 üniversite) destekleniyor.
Mercedes-Benz Türk, kız çocuklarının eğitim yolculuklarını desteklemek amacıyla 2004 yılında başlattığı “Her Kızımız Bir Yıldız” programıyla 21. yılı geride bıraktı. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ile yürütülen iş birliği sayesinde program, bugüne kadar 63 ilde 6.500’e yakın öğrencinin eğitimine dokundu ve yaklaşık 20.000 burs imkânı sağladı.
Program yalnızca maddi destek sunmakla kalmıyor; kişisel gelişim, mentorluk ve kültürel etkinlikler aracılığıyla bursiyerlerin hayata daha donanımlı, özgüvenli ve güçlü bireyler olarak katılmalarını hedefliyor. “Her Kızımız Bir Yıldız”, Türkiye’de kız çocuklarına yönelik en uzun soluklu sosyal fayda projelerinden biri olarak öne çıkıyor.
“Eğitim, ülkemizin geleceğine yapılacak en değerli yatırımdır”
Mercedes-Benz Türk İcra Kurulu Başkanı Süer Sülün, “Her Kızımız Bir Yıldız” programıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Süer Sülün, “Programda amacımız, kız çocuklarının eğitimine yalnızca maddi destek sağlamak değil, aynı zamanda onlara güçlü bir gelecek vizyonu kazandırmak” dedi. Süer Sülün programla ilgili olarak şunları söyledi: “Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile başlattığımız iş birliği, bugün 63 ilden 6.500’e yakın öğrenciye ulaştı ve yaklaşık 20.000 burs imkânı sundu. Programımız sayesinde yalnızca bireylerin değil, ülkemizin geleceğinin de şekillendiğine inanıyoruz.
‘Her Kızımız Bir Yıldız’ ile sağladığımız destek; sınıfın dört duvarıyla sınırlı değil, bölge ziyaretleri, mentorluk programları ve kişisel gelişim fırsatlarıyla öğrencilerimizin sosyal hayatta da güçlü bireyler olmalarını sağlıyor. Bu yaklaşım, onları hem kendi potansiyellerini keşfetmelerine hem de toplumda etkin bir şekilde yer almalarına imkan tanıyor.
Proje kapsamında; kız çocuklarını eğitimde eşit fırsatlara kavuşturmak, kadınların istihdama katılımını artırarak toplumda eşit fırsatlara erişmelerine katkı sağlamak istiyoruz. Türkiye’de kız çocuklarının eğitime katılımında son 20 yılda büyük mesafe alındı. Ama gerçek hedefimize ulaşabilmek için, eğitime katılan kız çocuklarının istihdamda da güçlü şekilde yer almalarını sağlamak gerekiyor.
Her Kızımız Bir Yıldız projesi kapsamında bugün öğrencilerimizin üniversiteye yerleşme oranları Türkiye ortalamasının üzerinde; öğrencilerimizin %30’a yakını ülkemizin en iyi üniversitelerine yerleşiyor. Önümüzdeki dönemde de, eğitimde fırsat eşitliği için aynı kararlılıkla çalışmaya devam edecek, programımızın ulaştığı genç kız sayısını artırmak için yeni adımlar atacağız. Çünkü biz, eğitimin ülkemizin geleceğine yapılacak en değerli yatırım olduğuna inanıyoruz.”
“Yıldız kızlarımızın başarısı bize ilham veriyor”
Mercedes-Benz Türk Kurumsal İletişim Müdürü Miray Demirel ise, “Her Kızımız Bir Yıldız, 21 yılı aşkın bir süredir yalnızca bir eğitim bursu programı değil; bursiyerlerimizin sosyal, kültürel ve kişisel gelişimlerini destekleyen kapsamlı bir yolculuk oldu. Bugüne kadar 63 ilden 6.500’e yakın kız öğrencimize ulaştık, onların hayatlarına dokunduk ve geleceğe daha güçlü adımlar atmalarına katkı sağladık. İstanbul ziyaretlerinden kodlama eğitimlerine, mentorluk programlarından okul müfredatını destekleyen uygulamalara kadar uzanan geniş içerikli çalışmalarımız, bursiyerlerimizin kendilerini farklı alanlarda geliştirmelerine olanak tanıyor. Özellikle mühendislik ve mesleki eğitim alanındaki programlarımızla genç kızların istihdam fırsatlarını artırmayı hedefliyoruz. Bu süre boyunca edindiğimiz deneyim, bize bundan sonra atacağımız adımlar için ışık tutuyor. Yıldız Kızlarımızın başarı hikâyeleri, bizi her yıl daha fazlasını yapmak için motive ediyor. Onların her biri, hem kendi yaşamlarına hem de topluma değer katma gücüne sahip” İfadelerini kullandı.
Genişleyen sosyal fayda programları
Mercedes-Benz Türk, “Her Kızımız Bir Yıldız”ın yanı sıra Mühendisliğin Yıldızları programı ile mühendislik okuyan 20 genç kıza, EML’miz Geleceğin Yıldızı projesi ile 30 ilde 34 meslek lisesine destek veriyor. Bugüne kadar 4.000’in üzerinde EML öğrencisi mezun olurken, bu yıl mezun olan 55 öğrenci bayi ve yetkili servislerde işbaşı yaptı. Aksaray’daki Etkinlik Merkezi’nde ise 1.000’den fazla öğrenciye, 25 gönüllü çalışan tarafından eğitim desteği sağlandı.
Otomotiv Sektörü
Hyundai’den Öğretmen ve Sağlık Çalışanlarına Temmuz Ayrıcalığı

Hyundai Motor Türkiye, Temmuz ayı boyunca eğitim ve sağlık sektöründe görev yapan özel müşteri gruplarına yönelik özel bir satış desteği uygulamasını devreye alıyor. Bu kapsamda öğretmenler, öğretim görevlileri ve sağlık çalışanları, belirli modellerde geçerli %2 indirimle Hyundai sahibi olabilecek ve kampanya nakit alımlarda geçerli olan 80.000 TL indirimle birleştirilebilecek.
Uygulama, sadece BAYON 1.0T Style DCT ve BAYON 1.0T Elite DCT modellerinde geçerli olup, hak sahiplerine %2 oranında özel indirim sunuluyor. Her müşteri sadece 1 araç için bu fırsattan yararlanabilecek.
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı devlet ve özel okullarda aktif görev yapan öğretmenler ile üniversitelerde öğretim görevlisi olarak çalışan akademisyenler kampanyadan faydalanabilecek. Başvuru sırasında öğretmen/akademisyen kimliği ve kurumdan alınmış resmi yazının sunulması yeterli.
Doktorlar, diş hekimleri, hemşireler, eczacılar ve veterinerler gibi aktif sağlık çalışanları da kampanyadan yararlanabilecek. Başvuru için kurum kimlik kartı ile birlikte resmi görev yazısı veya özel muayenehanesi olanlar için vergi levhası talep edilecek.
Otomotiv Sektörü
Hyundai, TIME’ın “2025’in En Etkili Şirketleri” Listesinde

Hyundai Motor Grubu, 2025 Uluslararası Sigorta Kurumu Karayolu Güvenliği (IIHS) çarpışma testleri değerlendirmelerinde birden fazla modelle ödül kazanarak araç güvenliğindeki başarısını bir kez daha kanıtladı. Hyundai Motor Grubu’ndaki markalardan toplam 15 model, 2025 TOP SAFETY PICK (TSP) ve TOP SAFETY PICK+ (TSP+) derecesine ulaştı.
Bu modeller arasında yedi Hyundai modeli bulunuyor. Grup, bu başarıyı art arda ikinci kez elde ederek sektördeki iddiasını bir kez daha ortaya koydu. Son değerlendirme testlerinde, 2025 Hyundai ELANTRA ve SONATA prestijli TSP+ derecesine layık görülerek; 2025 Hyundai IONIQ 5, IONIQ 6, KONA, TUCSON ve SANTA FE modellerine dahil oldu.
IIHS, 2025 yılı için çarpışma testi kriterlerini güncelleyerek arka koltuk yolcu güvenliği konusunda daha katı ölçütler getirdi. Güncellenmiş önden çarpışma testinde, arka koltukta 12 yaşında bir çocuk ya da küçük yapılı bir kadın yolcuyu temsil eden mankenler kullanılarak, olası yaralanma riskleri daha gerçekçi şekilde değerlendiriliyor.