Connect with us

Kamyon-Çekici

Sektörde Tercih Değişmedi, Otokar 12’nci Kez Otobüs Pazarının Lideri Oldu

  Koç Topluluğu şirketlerinden Otokar, 2020 yılında da kent içi toplu taşıma, personel ve turizm taşımacılığının gözdesi olmaya devam etti. Düzenlediği online basın toplantısında 2020 yılı değerlendirmelerini paylaşan Otokar, koronavirüs pandemisine rağmen satışlarını artırdığını, otobüs pazarı liderliğini koruduğunu açıkladı. 

 2020’nin pandemi nedeniyle hem dünya hem Türkiye için zor bir yıl olduğunu belirten Otokar Genel Müdür Yardımcısı Basri Akgül; “Üst düzey güvenlik önlemleriyle çalışmalarımızı sürdürüp 2020’de uzun vadeli hedeflerimize odaklandık. Geniş ürün gamımız ulaşımda ilk tercih olmaya devam etti. 12’nci kez faaliyet gösterdiğimiz segmentler toplamında Türkiye otobüs pazarının lider markası olduk.  2020’de yaptığımız yeni anlaşmalarla da ülkemiz otomotiv sanayiini yurtdışında başarılı bir şekilde temsil etmeye devam ettik” dedi.

Türkiye’nin öncü otomotiv sanayi şirketi Otokar, düzenlediği online basın toplantısı ile 2020 sonuçlarını basın mensupları ile paylaştı. Otobüs pazarındaki liderliğini 2020 yılında bir kez daha pekiştiren ve 7 metreden 18,75 metreye kadar farklı uzunluktaki otobüsleri ile Türkiye’nin en geniş ürün gamına sahip olan Otokar’ın düzenlediği toplantıya; İç Pazar Satış ve Pazarlamadan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı H. Basri Akgül ve Otokar yöneticileri katıldı.

Geride bıraktığı 58 yılda kullanıcı beklentileri doğrultusunda tasarladığı ve ürettiği araçlarla sektörüne birçok ilki kazandıran Otokar, 2020’de faaliyet gösterdiği segmentlerin toplamında 12’nci kez Türkiye’nin en çok tercih edilen otobüs markası olduğunu duyurdu.

“YENİ NESİL UYGULAMALARLA VERİMLİLİĞİMİZİ ARTIRDIK”
2020 yılında koronavirüsün etkilerini değerlendiren Genel Müdür Yardımcısı Basri Akgül, “Covid-19 sürecinin en başından itibaren çalışanlarımızın, iş ortaklarımızın sağlığını korumak, işimizin devamlılığını sağlamak, salgının etkisini azaltmak ve yayılımı engellemek için gerekli tüm önlemleri aldık. Sağlık Bakanlığı’nın virüsün yayılımını önleme yönündeki tavsiyeleri ve Koç Topluluğu genelinde uygulanmakta olan tüm tedbirleri hassasiyetle uyguladık. İşyeri hekimlerimiz yönetiminde Koronavirüs Danışma Merkezi oluşturduk. 25 Mart-20 Nisan tarihleri arasında üretime ara verdik. 20 Nisan sonrasında üretimimize düşük kademeyle başladık, tek vardiya olan çalışma şeklimizi iki vardiyaya böldük. 552 bin metrekare alana yayılı fabrikamızda hayata geçirdiğimiz güvenli üretim uygulamaları ve düzenlemelerimizle Türk Standartları Enstitüsü (TSE) tarafından verilen COVID-19 Güvenli Üretim Belgesi’ni aldık.

Üretimimiz aksamadan devam ediyor. Ofis çalışanlarımız bulaş riskini azaltmak için büyük oranda evden çalışmaya devam ediyor. Teslimatlarımıza ara vermeden devam ediyoruz. Pandemiyle beraber bayi ve müşteriler ile olan temaslarımızı Otokar mobil uygulaması da dahil olmak üzere dijital iletişim kanalları aracılığıyla sürdürdük. Bu sayede iletişimimizi normal döneme göre yüzde 25 oranında arttırdık. CRM Merkezimiz 7/24 hizmet vermeye devam etti, evden çalışmayla birlikte CRM verimliliğimizi de yaklaşık yüzde 10 artırdık. Dijital iletişim kanallarıyla müşterilerimizin ihtiyaçlarına hızlıca çözüm bulduk. Servislerde yoğunluğu önlemek adına randevulu sisteme geçtik, gerekli alanlarda teknik ekibimiz arıza teşhisi ve onarımını da uzaktan bağlantılar ile çözdü” açıklamasını yaptı.

 “12.KEZ SEKTÖRÜN LİDERİ OLDUK”
Covid-19’un pazara olumsuz etkisini tüm sektörlerde olduğu gibi mart-haziran döneminde yoğun olarak gösterdiğini belirten Basri Akgül, pazardaki toparlanmanın haziran ayında normalleşme süreciyle başladığını belirterek; “2020 yılı iyi başladı ve pazar ilk üç ayda yükseliş gösterdi, ancak pandeminin etkisiyle ikinci çeyrekte durgunluk yaşandı. Haziran ayında normalleşme ve finansman koşullarındaki gelişmelerin de etkisiyle pazar hızla toparlanmaya başladı. Özellikle servis taşımacılığında önemli bir talep artışı gerçekleşti. Kasım ayında ise tüm segmentlerde canlanma azaldı. Yıl geneline baktığımızda şehirlerarası dahil, tüm otobüs pazarı yüzde 14’e yakın büyüdü. Faaliyet gösterdiğimiz segmentlerin toplamında ise yaklaşık yüzde 2’lik bir büyüme gerçekleşti. Geniş ürün gamımız, markamıza duyulan güven, düşük işletme giderleri ve yüksek ikinci el değeri ile Otokar bir kez daha sektörün ilk tercihi oldu; geçen yılı tüm otobüs pazarında lider olarak tamamladı. Tüm müşterilerimize, iş ortaklarımıza, çalışanlarımıza Otokar markasını tercih ettikleri ve ürünlerimize duydukları güvenden dolayı teşekkür ederiz” dedi.

 “KÜÇÜK VE ORTA BOY OTOBÜS PAZARININ TERCİHİ SULTAN OLDU”
Toplantıda Türkiye’deki küçük ve orta boy otobüs segmentindeki satışları da değerlendiren Akgül şunları ekledi: “Müşterilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda geliştirdiğimiz araçlarımız sektörde takdir toplamaya devam etti. Geçtiğimiz yıl pandemiye rağmen Türkiye’nin dört bir yanında teslimatlarımıza devam ettik. 2020 yılında küçük ve orta boy otobüs pazarı yüzde 10 civarında daralırken, Otokar bu segmentte satışlarını artırdı.

  Belediye otobüsü segmentinde ise koronavirüs pandemisinin yayılımını azaltmak için getirilen sınırlamalar araç ihtiyacını artırdı. Yılın tek kalemde gerçekleşen en büyük otobüs ihalesi olan İzmir ESHOT Genel Müdürlüğü’nün açtığı ihaleyi kazandık. Artışlarla birlikte 368 adet otobüsün teslimatlarına yıl sonunda başladık. Türkiye’nin yanı sıra 50’den fazla ülkede milyonlarca yolcuya hizmet vererek 2020 yılında da ülkemizin otomotiv ihracatına katkı sağladık. Globalleşme stratejimizi merkezimize alarak, geçtiğimiz yıl da uluslararası rakiplerimizi geride bırakıp önemli projeler üstlendik. Pandemi sırasında Gürcistan Belediye Kalkınma Fonu ile 175 adet otobüs ve bu otobüslerin yedek parça ve eğitimlerini kapsayan bir sözleşme imzaladık. Ayrıca Malta’dan aldığımız 50 adetlik sağdan direksiyonlu 5’inci siparişimizi tamamladık.”

 “ATLAS ÖZEL SEKTÖRÜN DE İLK TERCİHİ OLMAYA BAŞLADI”
İlk olarak 2013 yılında satışa sunulan Atlas’ı 2020’nin başında yenileyen Otokar, yüksek torku, güçlü motoru, baştan aşağı yenilenen tasarımıyla sektörde büyük beğeni topladı. Atlas’ın üstün standartlarıyla dikkat çektiğini kaydeden Otokar Genel Müdür Yardımcısı Basri Akgül, “Koronavirüs ile birlikte taşımacılıkta önemli bir talep artışı yaşandı. Atlas kamyonumuz, yüksek performansıyla ağır hizmet gerektiren işlerde öncelikli olarak kullanılıyordu. Ocak 2020’de yenilediğimiz Atlas’ın tasarımı ve artan konfor özellikleri sektörde büyük beğeni topladı ve geçtiğimiz yıl özel sektör filolarının da ilk tercihi olmaya başladı” dedi.

 “GÜVENLİ OTOBÜS İLE İLKLERİN ÖNCÜSÜ OLMAYA DEVAM ETTİK”
Son 10 yılda cirosunun yüzde 8’ini Ar-Ge faaliyetlerine ayıran Otokar’ın, koronavirüs pandemisinde de öncü işlere imza attığını kaydeden Akgül, şehir içi toplu taşımacılıkta Covid-19 bulaş tehdidini en aza indirmek için ‘Güvenli Otobüs’ geliştirdiklerini kaydederek; “Güvenli Otobüs, kendi kendini dezenfekte edebiliyor; fotokatalitik sistem ile güvenli bir seyahat imkânı sunuyor; binen yolcuların ateşini ölçüp, maske kontrolü yapabiliyor ve yeni nesil sürücü kabini ile sürücüyü bulaş riskine karşı daha fazla koruyor. Dünyada ilk kez bu dört sistemin bir arada kullanıldığı Güvenli Otobüs, ilk kez İzmir Büyükşehir Belediyesi filosunda hizmet vermeye başladı. Koronavirüs tehdidine karşı özellikler eklenen otobüsler takiben Malta‘da da şehir içi taşımacılıkta hizmete başladı. Malta’ya teslim edilen 50 otobüse otomatik sterilizasyon sistemi entegre edildi. Her sefer sonrasında garajda otomatik olarak devreye alınan bu sistem, dezenfektan püskürtme yöntemiyle otobüsün tüm iç yüzeylerinde virüs ve bakteri yayılımını engelliyor” dedi.

Otokar’ın alternatif yakıtlı araçlar konusundaki çalışmaları hakkında bilgi veren Basri Akgül, 12 metrelik elektrikli otobüs Kent Electra’yı Türkiye pazarında ilk kez 2020 yılında tanıttıklarını hatırlattı. İlk lansmanı Avrupa’da yapılan Kent Electra, Türkiye’de ilk kez Ankara’da düzenlenen Akıllı Şehirler ve Belediyeler Kongresi’nde ve sonrasında Busworld Türkiye Fuarı’nda sergilenmişti.

Geçtiğimiz yıl İstanbul Okan Üniversitesi ile önemli bir çalışmaya daha imza atıldığını belirten Akgül, Otokar ve Okan Üniversitesi işbirliği ile otonom otobüsümüz yazılım bütünleştirme ve sürücüsüz doğrulama testlerini başarı ile tamamladığını belirtti. Yapılan testlerde, Otokar Otonom Otobüsü, sürücüsüz bir şekilde çevresini algılıyor, düşük hızlarda dahi hassas kontrol ve konforlu bir yolculuk sağlıyor. Basri Akgül bu alanda da sektörün öncü şirketi olduklarını kaydetti.

Ulaşım Gündemi

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kamyon-Çekici

Volvo Trucks, Yeni Nesil Modellerini ve Çevre Duyarlılığını Sergiledi!

Volvo Trucks, “Markanın Kalbi” olarak anılan İsveç’in Göteborg şehrinde düzenlenen etkinlik kapsamında, Türkiye’den davet edilen basın mensuplarının katılımıyla en yeni modellerinin test sürüşlerini gerçekleştirdi. Etkinlik kapsamında; Tuve Fabrikası’ndaki üretim hatları yakından incelendi. Ayrıca etkinlikte, tamamen elektrikli ve LNG donanımlıaraçlar ile markanın 780 beygirlik yeni 17,3 litrelik en güçlü dizel motorları da kapsayan yeni Volvo Trucks modellerinin tamamı VTEX’teki test pistinde kullanıldı ve 2024 yılında kapılarını açan World of Volvo Müzesi ziyaret edildi.

2024 yılında Avrupa’da 56.331 adetlik rekor teslimat gerçekleştirerek, 16 ton üzeri ağır ticari araç pazarı Avrupa liderliği tescillenen Volvo Trucks; kalite, güvenlik ve çevreye saygı değerleri ile sürdürülebilirlikten ödün vermeden sektöre yön vermeye devam ediyor. 1970’lerden günümüze kamyonların emisyon oranlarında %90, yakıt tüketimi ve iklimsel etkilerinde ise %40 oranında azalma sağlanan Volvo Trucks modellerinin en yenileri, İsveç’in Göteborg şehrinde düzenlenen etkinlikte deneyimlendi. “Markanın Kalbi” olarak anılan bölgede ilk olarak Tuve Fabrikası’ndaki üretim hatları ziyaret edildi. Etkinliğin ikinci durağı VTEX (Volvo Trucks Experience Center-Volvo Trucks Deneyim Merkezi) idi. Elektrikli, LNG’li ve içten yanmalı motorlara sahip, farklı ağırlık, kabin ve donanımlardaki en yeni Volvo Trucks modellerinin test sürüşleri, deneyim merkezinin özel pistinde gerçekleştirildi. Etkinliğin son durağı; markanın temel değerleri ile oluşturulan ve 2024’te kapılarını ziyaretçilerine açan World of Volvo oldu. 14 Nisan 2027de 100. kuruluş yılı kutlanacak Volvo markasının ilk aşamalarından günümüze geçen serüveninin gözler önüne serildiği müzede, otomobiller, kamyonlar ve ticari araçlara ek olarak; konfor, güvenlik veçevreye saygı değerlerine odaklanan özel deneyim alanları da bulunuyor.

Kıvanç Kızılkaya: “2025 yılı Türkiye ağır ticari araç pazarının, 2024 yılına benzer bir seviyede tamamlanmasını öngörüyoruz

Etkinliğin ev sahipliğini gerçekleştiren Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş. Ticari Araçlar COO’su Kıvanç Kızılkaya; “Aralıksız sürdürdüğümüz yeni model lansmanlarımızın da katkısıyla başarılarla geçirdiğimiz 2023 ve 2024 yıllarının ardından, 2025 yılında da sektördeki yükselişimizi artırarak devam ettirmeyi hedefliyoruz. Ocak-Mayıs 2025 arasındaki kamyon teslimatlarımızla sektörde %7’lik pazar payına ulaştık. 2025’in sonuna kadar; inşaat ve lojistik sektörlerindeki gelişmeler doğrultusunda Türkiye ağır ticari araç pazarının, 2024 yılına benzer bir seviyede tamamlanmasını öngörüyoruz. Bu çerçevede Volvo Trucks’ın pazar payını daha da artırmayı ve yılı güçlü bir konumda tamamlamayı hedefliyoruz” dedi.

Yeni modellerine dair bilgileri de paylaşan Marubeni Dağıtım ve Servis A.Ş. Ticari Araçlar COO’su Kıvanç Kızılkaya; “Yakıt tüketiminde ve karbon salınımında %5’in üzerinde tasarruf sağlayan Volvo FH Aero Serisi, Ocak-Mayıs2025 döneminde hem perakende pazarında hem de terzi usulü alım gerçekleştiren iş ortaklarımızın filolarında yerini aldı.Elektrikli, içten yanmalı ya da alternatif yakıtlı fark etmeksizin; iş ortaklarımızın çevresel etkilerini azaltma ve operasyonel maliyetlerini optimize etme yönünde somut faydalar sağlayan ürün ve hizmetlerimizi sunmaya devam edeceğiz” dedi.

Volvo Trucks’ın Tuve Fabrikası, 6 saatte 1 kamyonu sıfırdan üretiyor!

Volvo Trucks’ın Göteborg şehrinde 1982 yılında faaliyetlerine başlayan, 117.500 metrekare alana yayılan Tuve Fabrikası, 2vardiyada, günlük 113 kamyon üretebilme kapasitesine sahip.35 farklı ülkeden 2400 personeli bulunan fabrikanın %30’u kadın çalışanlardan oluşuyor. Tuve Fabrikası, dünya çapında yaklaşık 100 ülkeye ağır hizmet tipi kamyonları üreterek Volvo Trucks’ın en önemli tesisleri arasında yer alıyor. Volvo Trucks’ın elektrikli kamyonları ve Aero Serisi de bu fabrikada üretiliyor. Tuve Fabrikası’nda çelik rulo levhaların şasiye dönüştürülmesi ile başlayan üretim süreci, yaklaşık 6 saat sonunda yola çıkmaya hazır bir kamyona dönüşüyor. Günlük 113 adet kamyonun üretildiği Tuve Fabrikası’nda her bir kabinin montajı, 56 farklı istasyonda ortalama 900 parçanın birleştirilmesi ile tamamlanıyor.

Karbon salınımı yapmayan ilk otomotiv üretim tesisi Tuve Fabrikası”

Volvo Trucks’ın Tuve Fabrikası, 2005 yılında tamamen yenilenebilir enerji kaynaklarıyla çalışan ilk üretim tesisi unvanını kazanırken, 2040 yılına kadar da sıfır emisyonlu fabrika olma hedefine sahip. Fabrikanın elektrik ve ısı ihtiyaçları, çevre dostu biyoyakıt santrali ve rüzgar türbinlerinden sağlanıyor. Fabrikada enerji tasarrufu sağlamak için devreye alınan yeni yüzey işleme süreçleri ile enerji tüketiminde %30’u aşan azalma sağlanıyor.

Cam montajı gibi işlemlerde robotlar kullanılırken, her bir kamyon, kişiselleştirilmiş donanımlara bağlı olarak ilk aşamadan itibaren elde üretiliyor. Sıfır atık hedefi ile çalışan Tuve Fabrikası, yenilenebilir enerji kullanımı, atık yönetimi, sıfır emisyonlu araç üretimi ve çevresel yönetim sistemleri ile Volvo Trucks’ın sürdürülebilir üretim anlayışını yansıtıyor.

Volvo Trucks’ın Tuve Fabrikası, Güney Afrika, Tayland, Hindistan, Avustralya, Suudi Arabistan, Malezya, Tayvan ve Irak gibi ülkelere de CKD tipindeki montajlı üretimler için günlük 50 konteynere varan gönderimler yapabiliyor. Fabrika aynı zamanda Gent-Belçika’daki üretim tesisine de parça üretimi gerçekleştiriyor.  

Volvo Trucks Deneyim Merkezi’nde en yeni modeller test edildi!

Volvo Trucks Experience Center (VTEX), üretilen tüm modellerin test edilebilmesine olanak sağlayan bir merkez. Türk basın mensupları tarafından 11 Haziran 2025 tarihinde VTEX’te düzenlenen deneme sürüşleri kapsamında 15 yeni Volvo Trucks modeli kullanıldı. Elektrikli, dizel ve LNG’li güç kaynaklarına sahip Volvo Trucks modelleri arasında çöp kamyonlarından, çekicilere, soğuk zincir kamyonlardan, ağır hizmet tipi kamyonlara kadar uzanan tüm ürün gamı basınmensupları tarafından yapılan test sürüşleri ile deneyimlendi.

World of Volvo: Volvo’nun ruhunu yansıtan müze

14 Nisan 2024 tarihinde kapılarını açan World of Volvo, marka tarihini, kültürünü ve geleceğe yönelik vizyonunu ziyaretçilerin beğenisine sunuyor. Toplam 22.000 metrekare alandan oluşan yapı, Danimarkalı ünlü mimar Henning Larsen tarafından İskandinav kültürüne uygun olarak tasarlandı. 5 kattan oluşan World of Volvo’nun en üst 2 katı, herkesin kullanımına açık olacak şekilde, ortak bir kullanım terasını da barındıran alanlara sahip. 3,5 yılda inşaatı tamamlanan World of Volvo, sadece bir deneyim merkezi olmanın ötesinde, ziyaretçilere markanın insan odaklı yaklaşımını, sürdürülebilirlik vizyonunu ve İsveç kültürünü tanıtan bir platform. Yaklaşık 1 yıl içinde Göteborg’da mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerin arasına dahil olan World of Volvo’nun, 4.500 metrekarelik alana yayılan sergi bölümünde, Volvo’nun geçmişten günümüze tüm yolculuğuna şahitlik etmiş otomobiller, kamyonlar ve ticari araçlara ek olarak;interaktif deneyim alanları da ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor.

 

Volvo Trucks’ın Yeşil Dönüşüm Vizyonu:

2030: Karbon ayak izini %50 düşürecek.
2040: Sıfır emisyonlu ürün gamına geçiş tamamlanacak.
2050: Net sıfır karbonlu üretim süreçleri hayata geçirilecek.

Bu hedefler doğrultusunda Volvo Trucks, yalnızca sektörel başarılarla değil, iklim kriziyle mücadelede üstlendiği sorumlulukla da fark yaratıyor. Elektrifikasyon, alternatif yakıt çözümleri ve karbon-nötr üretim vizyonuyla öne çıkanVolvo Trucks, sürdürülebilir lojistiğin geleceğini bugünden inşa ediyor.

Continue Reading

Kamyon-Çekici

Türkiye’de Akaryakıt Sektörüne Yeni Düzenleme: Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTTS) Başlıyor

Türkiye’deki akaryakıt istasyonlarında yapılan yakıt alım işlemleri, yeni bir düzenleme ile daha güvenli ve şeffaf hale geliyor. 1 Şubat 2025’ten itibaren yürürlüğe girecek olan Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTTS), taşıt plakalarının otomatik olarak kaydedilmesini sağlayacak ve böylece vergi kaçakçılığıyla etkin bir mücadele sunacak. Bu sistemin, hem akaryakıt sektöründe hem de genel ekonomide büyük bir değişim yaratması bekleniyor.

UTTS, akaryakıt istasyonlarında, yakıt alımı sırasında taşıt plakasının sisteme kaydedilmesiyle vergi güvenliğini artırmayı amaçlıyor. Türkiye Cumhuriyeti Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından geliştirilen bu sistem, akaryakıt satışlarını şeffaflaştırırken, kayıt dışı ekonomiyi önlemeyi hedefliyor. Uygulama, tüm akaryakıt istasyonları için zorunlu olacak ve 31 Ocak 2025’e kadar istasyonlar, gerekli donanımları kurarak sisteme kaydolmak zorunda. Bu tarihten sonra yapılan işlemlerin, UTT sistemi üzerinden kaydedilmesi gerekecek.

Türkiye’de akaryakıt sektöründe büyük bir dönüşüm başlıyor. 2025 yılının başı itibarıyla yürürlüğe girecek olan Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTTS), akaryakıt alımlarında taşıt plakasının otomatik olarak kaydedilmesini sağlayacak. Bu sistem, özellikle vergi güvenliği ve kayıt dışı ekonomiyle mücadele açısından kritik bir öneme sahip. Yeni düzenleme, Türkiye’deki akaryakıt istasyonları için büyük bir değişim sürecinin başlangıcını işaret ediyor. UTTS nedir? sorusunun cevabı, akaryakıt alımlarını daha şeffaf hale getirerek sektördeki vergi kaçakçılığını önlemeye odaklanmaktadır.

Akaryakıt İstasyonları İçin UTTS Zorunluluğu: 31 Ocak 2025’e Kadar Başvuru Yapılmalı

1 Şubat 2025’ten itibaren, Türkiye’deki tüm akaryakıt istasyonları, UTT sistemi üzerinden işlem yapmaya başlayacak. Bu tarihten önce, istasyonların UTTS başvurusunu tamamlayarak gerekli donanımları kurmaları zorunlu olacak. Başvuru ve kurulum süreci, akaryakıt istasyonlarının dijital dönüşümünü hızlandırarak, sektördeki şeffaflık ve güvenliği artıracak. Ayrıca, taşıt sahipleri için daha güvenli ve takip edilebilir bir sistem sunulacak. UTTS’yi nasıl kullanırım? sorusunun cevabı ise oldukça basit: İstasyonlar, her yakıt alımında taşıt plaka bilgisini otomatik olarak kaydederek vergi denetimlerini kolaylaştıracak.

Vergi Kaçakçılığının Önlenmesi ve Rekabetin Eşitlenmesi

Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi, vergi denetimlerini kolaylaştırarak Türkiye’deki akaryakıt sektöründe kayıt dışı ekonomiyi engellemeyi hedefliyor. Bakanlık yetkililerine göre, bu sistem sadece vergi güvenliğini sağlamanın yanı sıra sektördeki haksız rekabeti ortadan kaldıracak. UTTS nasıl çalışır? sorusunun yanıtı, taşıt plakası bilgilerini doğrulayan sistemin, her akaryakıt alımını gerçek zamanlı olarak kaydetmesinde yatıyor. Bu sayede, akaryakıt istasyonları daha şeffaf bir şekilde işlem yaparken, sektör de dijital dönüşüm sürecine katkı sağlıyor.

Continue Reading

Blog

TürkTraktör’ün Yapay Zeka Asistanı TrakBot 7/24 Çiftçilerin Hizmetinde

TürkTraktör, çiftçilerin hayatını kolaylaştırmak amacıyla devreye aldığı mobil uygulaması Tarlam Cepte’yi geliştirmeye devam ediyor. Tarlam Cepte’nin sektördeki ilk yapay zeka destekli yeni sohbet robotu TrakBot, çiftçilerin her an yanında olan dijital bir asistan gibi çalışıyor. Çiftçilerin karar alma süreçlerine hız kazandıran TrakBot, kullanıcıların sorularına anında yanıt vererek tarımsal verimliliği artırmayı hedefliyor.

 

TürkTraktör Şirket Lideri Matthieu Séjourné, tarımı geleceğe hazırlama amacıyla dijitalleşme yolunda önemli adımlar atmaya devam ettiklerini belirtti. Tarlam Cepte’nin yeni sohbet robotu ‘TrakBot’un bunun son örneklerinden biri olduğunu ifade eden Séjourné, “TürkTraktör olarak tarımda en yeni teknolojileri ilk kez devreye almaya büyük önem veriyoruz. En çevreci traktör ve ekipmanlarımızın yanı sıra tarımın dijitalleşmesi için de durmaksızın çalışıyoruz. Çiftçilerimizin her türlü ihtiyacında yanında olabilmek ve dijital karar desteği sunabilmek için 2019’da hayata geçirdiğimiz Tarlam Cepte uygulamamızı her geçen gün yeni özelliklerle donatıyoruz” dedi.

 

Kullanıcı sayısı 170 bini geçen Tarlam Cepte’nin sektörde bir ilk olan sohbet robotu ‘TrakBot’un tarımda dijital dönüşümü hızlandıracağına inandığını vurgulayan Séjourné, “Tarım endüstrisi için özel olarak tasarlanan TrakBot, çiftçilerimizin her an yanlarında taşıyabilecekleri dijital bir asistan olarak çalışıyor. 7/24 iletişim kurarak, hava durumu raporlarından kampanyalara, gübreleme tavsiyelerinden sulama önerilerine kadar pek çok konuda sorulara anında yanıt veriyor. Güncel verilerle desteklenen doğru ve hızlı cevaplarla çiftçilerimiz en sık karşılaştığı sorunların üstesinden gelebiliyor. Bu yeni teknolojinin verimli ve sürdürülebilir tarım tekniklerini de yaygınlaştıracağına inanıyoruz” dedi.

 

Tarlam Cepte Tarımın Geleceğini Bugünden İnşa Ediyor

TürkTraktör, tarım sektörüne yenilikçi çözümler sunan Tarlam Cepte ile dijitalleşmeyi kullanarak sektördeki tüm paydaşları daha sürdürülebilir ve verimli bir geleceğe taşımayı hedefliyor. Tarlam Cepte’nin sunduğu dijital çözümler, tarım sektöründeki geleneksel iş yapış biçimlerini dönüştürerek daha akıllı, hızlı ve verimli bir tarım pratiği inşa etmeyi amaçlıyor.

 

Chatbot teknolojisiyle geliştirilen TrakBot, tarımda dijitalleşmenin çiftçilerin yanı sıra büyük tarım işletmeleri için de büyük faydalar sağlayacağı bir dönüm noktasını işaret ediyor. TrakBot, büyük veri analitiği ve tarım sektörüne yönelik bilgisi sayesinde verileri hızla işleyip hızlı ve kişiselleştirilmiş yanıtlar sunuyor.

 

Samimi, profesyonel ve tarafsız bir dil kullanan TrakBot, gereksiz detaylardan kaçınarak çiftçilerin sorularına net ve doğru çözümler öneriyor. Yapay zeka tabanlı yapısı sayesinde cevapların doğru ve kapsamlı olması için çaba gösteren TrakBot, sorular eksik bilgi içermesi durumunda doğru ve tatmin edici cevabı verebilmek için gerekli soruları yöneltmeye devam ediyor.

 

 

 

Continue Reading

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ticari Araç Haberleri markası tescilli bir markadır.