Connect with us

Otomotiv Sektörü

Yeni Mercedes-Benz C-Serisi Türkiye’de satışa Sunuldu

 Mercedes-Benz C-Serisi, 2021 yılı itibarıyla yeni nesline kavuştu. Yeni C-Serisi’nin Türkiye lansmanı, Mercedes-Benz Otomotiv İcra Kurulu ve Otomobil Grubu Başkanı Şükrü Bekdikhan’ın katılımıyla İzmir’de bir sürüş organizasyonuyla yapıldı.

Yeni C-Serisi’ni deneyimleyen katılımcılar, model tarihinde pek çok ilki bünyesinde barındıran aracın özelliklerini yakından incelediler. W206 kasa kodlu C-Serisi’nin ilkleri arasında; arka tasarımında bagaj kapağına da taşırılan stop lambaları, ikinci nesil MBUX, opsiyonel arka aks yönlendirmesi ve arka koltuklarda ısıtma fonksiyonu gibi özellikler bulunuyor. Mercedes-AMG Petronas Formula 1 ekibiyle birlikte geliştirilen yeni turbo beslemesi ile çok daha verimli olan motor, her zamankinden düşük emisyon oranlarını karşılayabiliyor.

Edition 1 AMG: Teknoloji ve sportifliğin ideal birleşimine tanık olun

Yeni C-Serisi’nin, Edition 1 AMG adındaki ilk üretime özel paketinde kapsamlı bir donanım kombinasyonu sunuluyor. Maksimum ayrıcalık ve konfor için tasarlanan Yeni C-Serisi Edition 1 AMG, hayatınızı kolaylaştıracak özelliklerle donatıldı. Otomatik bagaj kapağı kapatma sistemi ve KEYLESS-GO, sürücü ve yolcular için maksimum konfor sunarken, 19 inç çok kollu jantlar ve AMG tasarımı gövde rengi bagaj üstü spoyleri, sportif bileşenleri oluşturuyor. DIGITAL LIGHT ve Kör Nokta Yardımcısı ise yüksek güvenlik beklentilerini karşılıyor.

mercedes-benz-otomobil-grubu-baskani-sukru-bekdikhan.jpgŞükrü Bekdikhan: “Türkiye’de en çok tercih edilen modelimiz olan C-Serisi’nin yeni nesli ile Premium otomobil pazarında liderliği hedefliyoruz”

Mercedes-Benz Otomotiv İcra Kurulu ve Otomobil Grubu Başkanı Şükrü Bekdikhan; “İlk olarak 1982’de ‘190’ ismiyle ve ‘Baby Benz’ olarak adlandırdığımız modelimiz, 1993 yılından itibaren ‘C-Serisi’ unvanıyla tam anlamıyla bir başarı hikayesine dönüştü. Dünya genelinde yaklaşık 10,5 milyon C-Serisi Sedan ve Estate satılırken, 2014 yılında yollara çıkan jenerasyonumuz, 2,5 milyondan fazla satış başarısını geride bıraktı. Yalnızca geçen sene satılan yedi Mercedes-Benz otomobilinden biri C-Serisi ailesinin bir üyesiyken, Türkiye’nin de bu oranda etkisi büyüktü. C-Serisi Türkiye’de en çok tercih edilen modelimiz olarak, bizi dünya sıralamasında da 6’ncı en büyük C-Serisi pazarı yapıyor.” dedi.

Şükrü Bekdikhan sözlerini şöyle sürdürdü: “C-Serisi ile markamız içindeki en popüler modelimizin başarı hikayesinde yeni bir bölüme tanıklık etmeye hazırlanıyoruz. Ayrıca C-Serisi, Premium orta boy sedan segmentinin en fazla tercih edilen modellerinin başında geliyor. S-Serisi’ndeki pek çok özelliği taşımasıyla Yeni C-Serisi, bir kez daha Premium D Segmenti’nin mükemmel, arzu edilen paketini; lüks, sportif, dijital ve tabii ki sürdürülebilir bir biçimde müşterilerimiz ile buluşturmamızı sağlıyor. Yeni C-Serisi ile Premium otomobil pazarında liderliği hedefliyoruz.”

Tasarım: Sportif ve güzel bir form ile duygusal sadelik

Yeni C-Serisi, kısa ön tampon-tekerlek mesafesi, uzun dingil aralığı ve geleneksel bagaj çıkıntısıyla son derece dinamik gövde orantıları ortaya koyuyor. Güç kubbelerine sahip motor kaputu, sportif görünümü daha da güçlendiriyor. Geleneksel gövde orantısı yaklaşımı, “Cab-backward” tasarım doğrultusunda ön cam ve yolcu bölmesi arkaya doğru taşınıyor. Konu iç mekan kalitesi olduğunda, öncü C-Serisi zaten önemli bir adım atmıştı. Yeni C-Serisi, “Modern Lüks” kavramını bir adım daha ileriye taşıyor. İç mekan tasarımı yeni S-Serisi’nin özelliklerini esas alıyor ve bunları sportif bir şekilde yorumluyor.

mercedes-benz-c-serisi-01.jpgDış tasarımı: Özel ışık oyunlarıyla hareketlendirilen siluet

Yandan bakıldığında, özenle oyulmuş yüzeyler benzersiz bir ışık oyunu yaratıyor. Tasarımcılar çizgileri minimuma indirirken, omuz çizgisi daha da belirginleşiyor. 18 inç ile 19 inç arasında jantlar sportif görünümü tamamlıyor.

Ön görünümü dolduran, markaya özgü ön ızgara tüm versiyonlara merkezi olarak konumlandırılmış bir “Yıldız”a sahip. AMG tasarım konseptinde krom “Yıldız” ile elmas desenli ızgara kullanılıyor.

Arkadan bakıldığında bir Mercedes-Benz Sedan otomobiline özgü çizgiler göze çarparken stop lambaları benzersiz gündüz ve gece görünümüyle dikkat çekiyor. C-Serisi’nin Sedan gövde tipinde ilk kez iki parçalı arka aydınlatma grubu tasarımı kullanılırken aydınlatma fonksiyonları yan paneller ve bagaj kapağındaki stop lambası parçalarına bölünüyor. İsteğe veya donanım paketine bağlı zarif detaylar dış görünümü tamamlıyor. “Metalik Spektral Mavisi”, “Metalik Yüksek Teknoloji Gümüşü” ve “Designo Metalik Opalit Beyazı” olmak üzere üç yeni renk ile seçenekler zenginleştiriliyor.

mercedes-benz-c-serisi-07-ic-mekan.jpgİç mekan tasarımı: Sürücü odaklı yaklaşımla sportiflik vurgusu

Konsol, üst ve alt olmak üzere ikiye ayrılıyor. Kanat profilini andıran mimaride uçak motoru benzeri düzleştirilmiş yuvarlak havalandırma ızgaraları ve gösterişli dekoratif yüzeyler, kalite algısını ve sportifliği güçlendiriyor. Göstergenin ve orta ekranın 6 derece kadar eğimli yapısı sürücü odaklı ve sportif bir görünüm sağlıyor.

Sürücü kokpitini yüksek çözünürlüklü, 12.3 inçlik bir LCD ekran domine ediyor. Havada süzülüyor gibi duran ekran, kokpitin geleneksel yuvarlak göstergeli ekranlarından farklı görünmesini sağlıyor.

Kabin içerisindeki dijitalleşme orta konsolda da devam ediyor. Araç fonksiyonları yüksek çözünürlüklü 11,9 inçlik dokunmatik ekran üzerinden yönetiliyor. Dokunmatik ekran da havada süzülüyor gibi görünüyor. Gösterge ekranı gibi orta konsoldaki ekran da sürücü odaklı bir tasarım sunuyor.

Kaliteli krom bir çıta, yumuşak dolgulu kolçak bölümü ve hemen önünde parlak siyah bir alan olmak üzere orta konsolu ikiye ayırıyor. Havada süzülüyor gibi görünen orta ekran, bu üç boyutlu yüzeyden yükseliyor. Yalın ve modern tasarımlı kapı panelleri konsol tasarımıyla bütünleşiyor. Orta konsol gibi kapı panelinin orta bölümünde de metalik yüzeyler kalite algısını arttırıyor. Tutma kolu, kapı açma kolu ve cam kumandaları bu bölümde bulunurken daha yukarıda ise merkezi kilit ve koltuk kumandaları bulunuyor. Suni deri kaplı konsol standart olarak sunuluyor. Açık damarlı kahverengi tonlarında veya açık damarlı siyah ahşap yüzeyler zarif alüminyum süslemelerle zenginleştiriliyor.

En güncel MBUX nesli: Sezgisel kullanım ve öğrenmeye açık yapı

Yeni S-Serisi gibi yeni C-Serisi de ikinci nesil MBUX (Mercedes-Benz Kullanıcı Deneyimi) bilgi-eğlence sistemi ile donatılıyor. Gerek donanım gerekse de yazılımı önemli oranda gelişen ikinci nesil MBUX ile iç mekan daha da dijital ve daha da akıllı bir yapı kazanıyor. LCD ekranlardaki parlak görüntüler, aracı ve konfor donanımlarını kontrol etmeyi kolaylaştırıyor.

Ekranların görünümü, üç ekran teması (Zarif, Sportif, Klasik) ve üç mod (Navigasyon, Asistan, Servis) ile kişiselleştirilebiliyor. “Klasik” temada, ortasında sürüş bilgilerinin gösterildiği alışagelmiş iki adet yuvarlak göstergeli bir ekran sunuluyor. “Sportif” temasında, kırmızı vurgusu ile daha sportif bir merkezi devir göstergesi sayesinde daha dinamik bir ortam oluşuyor. “Zarif” temasında, gösterge ekranındaki içerik en aza indirgeniyor. Ekranlar ayrıca yedi farklı ortam aydınlatmasıyla renklendirilebiliyor.

Hey Mercedes: Her geçen gün daha da akıllı hale gelen sesli asistan

“Hey Mercedes” sesli asistan, daha fazla diyalog kurabiliyor. Örneğin; gelen çağrıyı kabul etme gibi bazı eylemler “Hey Mercedes” aktivasyon sözcüğü olmadan da kullanılabiliyor. Ayrıca “Yardım” komutu ile “Hey Mercedes” araç fonksiyonuna ait destek ve açıklamalar da sunuyor. Sistem, yolcuların “Hey Mercedes” sesini bile tanıyabiliyor.

Diğer önemli MBUX özellikleri

İsteğe bağlı donanım olarak “Artırılmış gerçekliğe sahip navigasyon” sunuluyor. Bir kamera, araç önündeki görüntüyü yakalıyor ve bunu orta ekranda gösteriyor. Ayrıca video görüntüsüne; trafik işareti, dönüş yönlendirmesi veya şerit değiştirme önerisi gibi sanal nesneler, bilgiler ve işaretler entegre ediliyor. Bu özellik, şehir içindeki navigasyon yönlendirmesini kolaylaştırıyor. Ayrıca isteğe bağlı olarak ön camda renkli bir sanal gösterge paneli sunuluyor. Bu ekran sürücüye, motor kaputunun yaklaşık 4,5 m uzağında havada asılı gibi duran 23×8 cm boyutunda sanal bir görüntü gösteriyor.

İkinci nesil ISG’ye sahip dört silindirli benzinli motor

Yeni C-Serisi’nde 20 bg ek güç ve 200 Nm fazladan tork kullanımı sunan ikinci nesil entegre marş jeneratörüne (ISG) sahip dört silindirli benzinli motor (M 254) ilk kez kullanıma sunuluyor. Enerji geri kazanımı ve süzülme gibi fonksiyonların da katkısıyla benzinli motor çok daha verimli bir yapı ortaya koyuyor.

Yeni turbo beslemesi, Mercedes-AMG Petronas Formula 1 ekibiyle birlikte geliştirildi. Teknolojinin seri üretime aktarılması, performans ve verimlilik konularında tamamen yeni standartlar belirliyor.

Şanzıman: Otomatik şanzıman her daim standart

9G-TRONIC şanzıman, ISG’nin uyarlanması çerçevesinde daha da geliştirildi. Elektrik motoru, güç elektroniği ve şanzıman soğutucusu, şanzımana entegre edildiğinden, ilave hat ve bağlantılara gerek kalmıyor, alan ve ağırlık avantajı elde ediliyor. Ayrıca şanzımanın verimliliği de arttırıldı. Diğer katkıların yanı sıra, elektrikli yardımcı yağ pompasıyla mekanik pompanın iletim hacmi, önceki modele kıyasla yüzde 30 oranında azaltıldı ve bu da verimliliği arttırıyor. Ayrıca çok çekirdekli işlemciye sahip yeni nesil tam entegre iletim kontrolü, yeni montaj ve bağlantı teknolojisi kullanılıyor. Artan işlem gücüne ek olarak, elektrik arabirimlerinin sayısı azaltılırken şanzıman kontrol ünitelerinin ağırlığı öncekine kıyasla yüzde 30 azaltıldı.

Dört tekerlekten çekişli versiyonlardaki 4MATIC de geliştirildi. Yeni ön aks daha yüksek tork aktarımına olanak sağlanıyor ve ideal aks yükü dağılımı ile üstün sürüş dinamikleri elde ediliyor. Ayrıca önceki sisteme kıyasla önemli oranda ağırlık avantajı sağlanıyor ve bu da CO2 emisyonlarını düşürmeye yardımcı oluyor. Mühendisler, yeni transfer kutusu ile sürtünme kayıplarını daha da azalttılar. Ayrıca kapalı bir yağ devresine sahip olduğundan herhangi bir ek soğutma önlemi gerektirmiyor.

Yürüyen aksam: Konfor ve çeviklik

Yeni dinamik yürüyen aksamda, yeni bir dört kollu ön aks ve çok kollu arka aks kullanıyor. Yürüyen aksam, gelişmiş süspansiyon, yuvarlanma ve gürültü konforunun yanı sıra çevik sürüş özellikleri ve üstün sürüş dinamiklerini beraberinde getiriyor. Yeni C-Serisi, isteğe bağlı olarak sertliği seçilebilen süspansiyon ve spor süspansiyon ile de donatılabiliyor.

Arka aks yönlendirmesi: Daha çevik, daha dinamik

Yeni C-Serisi, isteğe bağlı olarak sunulan arka aks yönlendirme ve bununla birlikte ön aksta daha direkt çalışan direksiyon sistemiyle çok daha çevik ve stabil bir sürüş sunuyor. Arka akstaki 2,5 derecelik yönlendirme açısı, dönüş çapını 40 cm azaltarak 11,05 metreye düşürüyor. Arka aks yönlendirme ile sürüş konseptinden bağımsız olarak 2,35 yerine 2,3 (4MATIC ve konfor direksiyon ile) tur olmak üzere daha düşük direksiyon turu manevra kolaylığı sağlıyor.

60 km/s’nin altındaki hızlarda, manevralarda, arka tekerlekler ön tekerleklerin açısına göre 2,5 dereceye kadar aksi yönde yönlendiriliyor. Dingil mesafesi sanal olarak kısalıyor ve aracın daha çevik olmasını sağlıyor. 60 km/s’nin üzerindeki hızlarda arka tekerlekler ön tekerleklerle aynı yönde 2,5 dereceye kadar yönlendiriliyor. Dingil mesafesi sanal olarak uzarken, özellikle yüksek hızlarda daha dinamik ve daha stabil bir sürüş karakteri oluşuyor. Araç daha az direksiyon açısı ile dinamik ve çevik bir sürüş sunuyor, direksiyon emirlerine daha sportif tepki veriyor.

mercedes-benz-c-serisi-04.jpgSürüş destek sistemleri: Tehlikeli durumlarda sürücünün yükünü azaltıyor ve destekliyor

Sürücü destek sistemlerinin en güncel nesli, önceki C-Serisi’ne kıyasla ek ve daha gelişmiş işlevler içeriyor. Sürücünün yükünü hafifleten sistemler sayesinde sürücü çok daha rahat ve güvenli bir sürüş gerçekleştirebiliyor. Sistemler, olası bir tehlike anında sürücünün uygun şekilde tepki vermesine yardımcı oluyor. Sistemlerin işlevi, sürücü ekranındaki yeni bir ekran konseptiyle canlandırılıyor.

  • Aktif Mesafe Yardımcısı DISTRONIC; otoyol, kara yolu ve şehir içi olmak üzere farklı yol koşullarında öndeki araçla önceden ayarlanan mesafeyi otomatik olarak koruyor. Daha önce 60 km/s’ye kadar hızlarda duran araçlara tepki veren sistem geliştirildi ve artık 100 km/s hızda da duran araçlara tepki veriyor.
  • Aktif Direksiyon Yardımcısı; sürücüyü 210 km/s’ye kadar hızlarda şeridi takip etme noktasında destekliyor. Özellikle düşük hızlarda bir acil durum şeridi oluşturan 360 derecelik kamera ile birlikte şerit algılama, kara yollarında gelişmiş viraj alma performansı ve otoyollarda üstün şerit ortalama özellikleriyle sürüş güvenliğini destekliyor.
  • Gelişmiş trafik işareti algılama sistemi; hız sınırlaması gibi trafik işaretleri dışında yol üstü levhalarını ve yol çalışması işaretlerini de algılıyor. Dur işareti ve kırmızı ışık uyarısı (sürüş destek paketinin bir parçası olarak) önemli yenilikler olarak devreye alınıyor.

Manevra sırasında sürücüyü destekleyen gelişmiş park sistemleri

Gelişmiş sensörler sayesinde yardımcı sistemler sürücüyü manevra yaparken destekliyor. MBUX entegrasyonu işlemi daha sezgisel ve daha hızlı hale getiriyor. İsteğe bağlı olarak sunulan arka aks yönlendirme park asistanlarına entegre edilirken, şeritlerin hesaplanması buna göre ayarlanıyor. Acil durum fren özelliği aynı zamanda trafikteki diğer paydaşları korumaya yardımcı oluyor.

Çarpışma güvenliği: Tüm küresel gereksinimleri karşılıyor

C-Serisi pek çok ülkede satılan dünyanın nadir otomobillerinden biri. Güncel haliyle 100’ün üzerinde ülkede satılıyor. Bu, son derece kapsamlı bir geliştirme aşamasını gerektiriyor. Tüm motor ve gövde tipler, sağdan ve soldan direksiyonlu araçlar, 4MATIC araçlar ve hibrit araçlar olmak üzere versiyonların aynı gereksinimleri karşılaması gerekiyor. Bunun dışında, özel gereksinimleri karşılamak üzere özel donanımlar da devreye giriyor. Örneğin Avrupa için üretilen araçlarda sürücü koltuğunun sırtlığına entegre edilen bir orta havayastığı bulunuyor. Çarpmanın yönüne, kazanın şiddetine ve yük durumuna bağlı olarak, şiddetli bir yandan çarpma durumunda sürücü ile ön yolcu arasına doğru açılarak kafa çarpma riskini azaltıyor.

Önden ve arkadan çarpışmalarda etkili olan PRE-SAFE ile birlikte, PRE-SAFE Impulse Side (Sürüş Yardım Paketi Plus ile birlikte), aracın yanında bir tür sanal burulma bölgesi oluşturuyor. Olası bir yandan darbe anında kısıtlı bir burulma bölgesi olduğundan PRE-SAFE Impulse Side, darbe öncesinde ilgili taraftaki koltuğun sırtlığına entegre hava kesesini şişirerek burulma bölgesini arttırıyor.

DIGITAL LIGHT: Yüksek aydınlatma gücü ve isteğe bağlı olarak projeksiyon fonksiyonu

Lansmana özel olarak sunulan Edition 1 AMG donanımı ile birlikte DIGITAL LIGHT standart olarak yer alıyor. Devrim niteliğindeki far teknolojisi, yardımcı işaretlerin veya uyarı sembollerinin yola yansıtılması gibi yeni fonksiyonlar sağlıyor. DIGITAL LIGHT ile her bir farda üç adet çok güçlü LED’e sahip bir ışık modülü bulunuyor. Söz konusu LED’lerin ışığı 1,3 milyon mikro ayna yardımıyla kırılıyor ve yönlendiriliyor. Böylece araç başına 2,6 milyon pikselin üzerinde çözünürlük sağlanıyor.

Sistem, ortam koşullarına çok başarılı bir şekilde uyum sağlayan yüksek çözünürlüklü ışık dağılımı için neredeyse sınırsız olanaklar yaratıyor. Araçtaki kamera ve sensörler, trafikteki diğer paydaşları algılıyor, güçlü bilgisayarlar verileri ve dijital haritaları milisaniyeler içinde değerlendiriyor ve farlara, şartlara uygun aydınlatma komutunu veriyor. Böylece diğer trafik paydaşlarının gözünde parlama yapmadan, mümkün olan en iyi aydınlatma performansı elde ediliyor. Ayrıca yenilikçi fonksiyonlar da beraberinde geliyor. DIGITAL LIGHT, ULTRA RANGE fonksiyonu ile çok uzun bir aydınlatma menzili sağlıyor.

Konfor donanımı: Birçok noktada iyileştirildi

Ön koltukların isteğe bağlı masaj fonksiyonunun etki alanı genişledi ve tüm sırt bölgesini kapsıyor. Koltuk sırtlığındaki sekiz adet kese, mümkün olan en iyi rahatlamayı sağlıyor. Sürücü tarafında, keseye entegre, dört motorlu bir titreşim masajı da bulunuyor. Ayrıca ilk kez arka koltuk ısıtması da sunuluyor.

ENERGIZING COMFORT’un “Fit & Healthy” yaklaşımı, farklı konfor sistemlerini kombine ederek deneyim dünyaları yaratıyor. Sistem, örneğin sürücü yorgun olduğunda canlandırıcı, stres seviyesi yüksek olduğunda da rahatlatıcı olmak üzere, iç mekanda ruh haline uygun bir atmosfer oluşturuyor. ENERGIZING COACH, araç ve sürüş bilgilerine göre uygun bir sağlık veya rahatlama programı öneriyor. Sürücünün uygun bir akıllı cihaz taşıması halinde uyku kalitesi ve stres seviyesi bilgileri de algoritmaya ekleniyor.

AIR-BALANCE paketi, kişisel tercihe ve ruh haline bağlı olarak, iç mekanda kişisel bir koku deneyimi sunuyor. Sistem, havanın iyonizasyonu ve filtrelemesi ile kabin içindeki hava kalitesini iyileştiriyor.

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Otomotiv Sektörü

Stellantis markalarının Tofaş bünyesinde bir araya gelmesi sonrasında

 Türkiye’deki Stellantis markalarının Tofaş bünyesinde bir araya gelmesi sonrasında, markalara liderlik edecek üst düzey yöneticiler açıklandı.

Tofaş’ın Türkiye’de temsil ettiği Alfa Romeo, Citroën, DS Automobiles, FIAT, Jeep®, Opel ve Peugeot markalarının üst yöneticilerinin belirlendiği organizasyon 5 Mayıs 2025 tarihi itibarıyla geçerli olacak.

Tofaş’ın yeni ticari organizasyon yapısı açıklandı. Tofaş yeni yapısı ve liderleri ile Stellantis markalarının müşterilerine daha fazla değer yaratmaya; yüksek müşteri memnuniyeti sunmaya, mobilite hizmetlerine ve yenilikçi çözümler geliştirmeye odaklanacak. Yeni organizasyon yapısında; markalardan sorumlu direktörler ile Filo ve 2. El Satış’tan sorumlu direktör; Markalar Direktörü İbrahim Anaç’a bağlı olarak görev yapacak.

Tofaş CEO’su Cengiz Eroldu gerçekleşen organizasyon değişimi ve atamalara ilişkin yaptığı açıklamada şöyle dedi “Stellantis Türkiye’de üstlendikleri görevlerin ardından aramıza katılan çalışma arkadaşlarımıza yeni görevlerinde başarılar dilerim. Uzun yıllardır markalarımıza liderlik eden üst düzey yöneticilerimize de başarılarının devamını diliyorum. Tüm liderlerimizin, müşterilerimiz için yarattığımız değeri ve markalarımızın performansını daha da ileri taşıyacaklarına inanıyorum. Tofaş ve Stellantis Türkiye’nin güçlerini birleştirmesiyle otomotiv sektörünün deneyimli ve yetkin ekipleri bir araya geldi. Bu çeşitliliğin yaratacağı sinerjiyle daha büyük başarılara imza atacağız. Yeni iş alanlarına giriş fırsatları elde etmeyi ve müşterilerimize yarattığımız değeri artırmayı hedefliyoruz.” diye konuştu.

Altan Aytaç- FIAT Direktörü

Yeni yapıda, Markalar Direktörü olarak görev alacak olan İbrahim Anaç, 1990 yılında Polis Akademisi’nde üniversite eğitimini tamamladıktan sonra, Saint Thomas Üniversitesi’nde MBA (Master of Business Administration) ve Uluslararası İşletme yüksek lisansını tamamladı. 1997 yılında profesyonel iş hayatına başlayan Anaç, 2017 yılına dek otomotiv sektöründe farklı markalarda üst düzey görevler aldı. Aynı yıl Peugeot Otomotiv Pazarlama A.Ş. Genel Müdürlüğünü üstlenen İbrahim Anaç, 2022 yılında Stellantis’in MEA (Ortadoğu ve Afrika) Bölgesi’nin Ticari Başkanlığına getirildi. Anaç, 2024 yılından bu yana Stellantis Türkiye Ülke Başkanı olarak görev yapmaktaydı.

 

Alfa Romeo, DS Automobiles ve Jeep Direktörü olarak Selim Eskinazi görev yapacak. Eskinazi, Sabancı Üniversitesi Üretim Sistemleri Mühendisliği bölümünden mezun olduktan sonra 2006 yılından itibaren otomotiv sektörü içerisinde birçok farklı rolde görev yaptı. Eskinazi, Stellantis Türkiye çatısı altındaki görevine, Temmuz 2022 itibarıyla başlamıştı.

Selim Eskinazi- Alfa Romeo- DS Automobiles – Jeep Direktörü

Citroën Marka Direktörlüğünü Bora Duran sürdürecek. Lisans eğitimini Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Birimler İşletme Fakültesi’nde tamamlayan Duran, İngiltere’deki Gloucestershire Üniversitesi’nde İşletme Bölümü’nde yüksek lisans eğitimini tamamladı. 2019 yılında Citroën Türkiye’de Satış Bölge Müdürü olarak çalışmaya başlayan Duran, 1 Şubat 2025 tarihinden bu yana Citroën Marka Direktörlüğünü yürütüyor.

 

Hüseyin Şahin- Satış Sonrası ve Yedek Parça Direktörü

2015 yılından bu yana FIAT markasının direktörlüğünü yürüten Altan Aytaç ise görevine devam edecek. Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü’nden mezun olduktan sonra, Koç Üniversitesi’nde MBA yüksek lisans programını tamamlayan Altan Aytaç,

çalışma hayatına Tofaş’ta başladı. Aytaç sırasıyla CBU Lojistik Departman Müdürü, Ticari Projeler Koordinatörlüğü, FIAT Marka Müdürlüğü ve Alfa Romeo ve Lancia markalarının direktörlüğünü üstlendi. 2008 yılında Tedarik Zinciri Direktörlüğü’ne atanan Aytaç, FIAT Marka Direktörlüğü görevinden önce; Satış Sonrası ve Yedek Parça Direktörü olarak görev yapmıştı.

Yiğit Yantaç- Opel Direktörü

 

Opel Marka Direktörlüğü görevini Yiğit Yantaç sürdürecek. Koç Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olan ve 2020 yılından bu yana Stellantis çatısı altında farklı görevler alan Yantaç, 2023 yılından bu yana Opel Marka Direktörlüğü görevini yürütüyor.

Peugeot Marka Direktörlüğünü ise Gupse Kaplan devam ettirecek. Lisans eğitimini Marmara Üniversitesi İktisadi ve Yönetim Bilimleri Fakültesi’nde tamamladıktan sonra Nice Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Bölümü’nde yüksek lisans yapan Kaplan, 2024 yılında atandığı görevini sürdürecek.

Gupse Kaplan- Peugeot Direktörü

Yeni organizasyon yapısında; Filo ve 2.El Satış Direktörü olarak Mahmut Karacan görev yapacak. Çukurova Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olan ve 1995 yılında başladığı çalışma hayatında otomotiv sektöründe farklı kademelerde yöneticilik yapan Mahmut Karacan, 2013- 2015 yılları arasında Alfa Romeo, Jeep® ve Lancia Marka Direktörlüğü görevini yürüttü. 2015 yılında FIAT Satış Direktörlüğünü üstlenen Karacan, yeni yapılanma ile Filo ve 2.El Satış Direktörlüğünü yürütecek.

 

Bora Duran- Citroën Direktörü

Mahmut Karacan- Filo ve 2.El Satış Direktörü

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Tofaş’ta 2015 yılından bu yana Satış Sonrası ve Yedek Parça Direktörü rolünü üstlenen Hüseyin Şahin ise yeni markalarla birlikte büyüyen görevini CEO Cengiz Eroldu’ya bağlı olarak sürdürecek. Uludağ Üniversitesi, Kamu Yönetimi Bölümü’nden mezun olan ve otomotiv sektöründe uzun yıllardır üst yönetici olarak görev alan Hüseyin Şahin 2011-2015 yılları arasında Tofaş’taki Satış Direktörlüğü görevinin ardından, Satış Sonrası ve Yedek Parça Direktörü olarak atanmıştı.

 

 

Continue Reading

Blog

OMODA7 Yeni Nesil İçin Crossover Segmentini Yeniden Tanımlıyor!

Yenilikçi tasarım diline sahip modelleri ile kısa sürede dikkatleri üzerine çeken OMODA markası dünya genelinde yeni nesilleri en iyi anlayan ve farklı yaştan gençlerin farklı ilgi alanlarını ve ihtiyaçlarını her zaman derinlemesine anlayan ve karşılayan bir crossover markası olarak dikkat çekiyor. C segmenti bir crossover olan OMODA7 ve şarj edilebilir hibrit OMODA7 PHEV, NEO tasarımı, NEO teknolojisi ve NEO kalitesiyle trendleri hedefliyor. Kullanıcılar, “Art in motion X” vizyonuna sahip dış tasarımından akıllı kokpit ve konfor deneyimine kadar, NEO ulaşım ve yaşam tarzının çekiciliğini deneyimleyebiliyor ve OMODA’nın öncü bakış açısını crossover segmentinde nasıl yeniden tanımladığını görebiliyor.

Toplumsal ritmin hızlanması ve kişisel gereksinimlerin artmasıyla birlikte OMODA, yeni nesillerin belli bir kesiminin daha olgun karakter özellikleri sergilediğini gözlemledi. Bu, aslında içe dönük ama dizginlenemeyen bir grup. Dışarıdan bakıldığında pek dikkat çekmeyen ama içten içe farklı olmayı hedefleyen bir yapıya sahip. OMODA, bu kitleye hitap etmek amacıyla NEO Crossover vizyonuyla yeni OMODA7’yi piyasaya sürdü.

OMODA7 NEO vizyonuyla ulaşımı yeniden tanımlıyor!

Şehrin neon ışıkları geceyi aydınlattığında, OMODA7 keskin “X” şeklindeki ön cephesiyle karmaşanın içinden sıyrılıyor. Gövde, ön taraf alçak ve arka kısım daha yüksek olmak üzere bir dalış pozisyonu sergiliyor. Gizli yan camlar ve sileceklerin tasarımı, gövde hatlarının incelikle işlenmiş bir sanat eseri gibi kusursuz bir şekilde harmanlanmasını sağlıyor. OMODA 7, sınıfında tek olan akıllı ritim aydınlatma setiyle donatıldı. Böylece sanki gövdeden enerji akıyormuş gibi aracın durumuna göre gerçek zamanlı olarak uyum sağlayabiliyor. Araç çalıştırıldığında ön tampondaki aydınlatmalar yanarak ışık gösterisinin başladığını işaret ediyor. Akan sinyaller dönüşlerde yanıp sönerek aracın yan taraflarında dinamik ışık ve gölgeler yaratıyor. Şarj için park edildiğinde ise yan camdaki şarj lambaları yanarak araca dinamik bir hava katıyor.

 

OMODA7 akıllı kabin teknolojisiyle iç mekânda da NEO vizyonunu vurguluyor!

Akıllı kabine binen ön yolcu, bu sınıftaki tek 15,6 inçlik Star Track kayar ekran üzerinde dört parmağını sorunsuzca kaydırarak anında üst düzey sürükleyici akıllı eğlence yolculuğuna başlayabiliyor. 12 hoparlörlü panoramik ses sistemi, melodiyi senkronize bir şekilde çalarken her hoparlör sessizce birlikte çalışarak sürükleyici bir deneyim üretiyor. Dört bölgeli ses tanıma sistemi, ulaşım için mükemmel bir yardımcı olarak öne çıkıyor. Dış dünyadaki sesler çift katmanlı ses geçirmeyen camlar sayesinde kabinden uzak tutulduğundan aracın içi huzur dolu bir vahaya dönüşüyor. İster trafik sıkışıklığı stresi olsun, isterse de uzun bir yolculuğun yorgunluğu; tüm bunların etkisi, çok iyi ayarlanan zarif süspansiyon ve sessiz kokpit sayesinde hafifletiliyor. Akşam vakti aracın camından içeri hafif bir esinti estiğinde, ön koltuktaki yolcunun sadece bir düğmeye basması yeterli oluyor ve VIP koltuk bacak desteğini yavaşça açarak yumuşak masaj modunu başlatıyor.

 

OMODA7 PHEV Süper Hibrit sayesinde menzil sınırlarına takılmıyor!

 

OMODA7 PHEV hibrit modelinin, OMODA markasının dünyanın öncü NEV teknolojisi Süper Hibrit Sistem (SHS) ile donatılan ilk süper hibrit modeli olduğunu da belirtmekte fayda var. OMODA7 PHEV, “ultra uzun toplam sürüş menzili, ultra düşük şarj modu yakıt tüketimi (CS) ve tamamen elektrikli sürüş menzili” açısından sınıfının en iyi performansıyla, Çin’deki dokuz ülkeyi kapsayan basın turu kapsamında yeni tamamlanan Süper Hibrit Maratonu’nda tüm beklentileri aştı. Ölçülen menzil 1.457 km’ye ulaşarak hibrit SUV dünyasının tüketim ve menzil standardını yeniden tanımladı. En güzel OMODA modelinin süper hibrit teknolojisiyle bir araya gelmesiyle NEO trend ulaşım konsepti ve NEO teknolojileri son derece gelişmiş ve entegre bir yapı ortaya koyuyor. Böylelikle OMODA7, üst düzey crossover ulaşımını yeniden tanımlıyor.

 

 

Continue Reading

Blog

T10X’te avantajlı fırsatlar mayıs ayında da sürüyor

Türkiye’nin mobilite alanında hizmet veren küresel teknoloji markası Togg, T10X sahibi olmak isteyen kullanıcılara mayıs ayında da avantajlı fırsatlar sunmaya devam ediyor. Stoklarla sınırlı finansman desteği kapsamında mayıs ayında bireysel kullanıcılara T10X V2 için 400 bin TL krediye %0 faiz veya 1 milyon TL krediye 48 ay vadeli seçenekler yer alıyor.

Togg, tüm Türkiye’yi farklı finansman destekleriyle T10X ile buluşturmaya devam ediyor. Kullanıcılara konforlu bir mobilite deneyimi sunan Togg, mayıs ayında da stoklarla sınırlı kampanyasını sürdürüyor. Bu kapsamda bireysel kullanıcılar, T10X V2 için 400 bin TL krediye %0 faizli 12 ay vadeli 33 bin 333 TL aylık geri ödemeyle sahip olabiliyor.

1 milyon TL krediye 48 ay vade imkânı

Kampanya kapsamında kullanıcılar, 1 milyon TL krediye %3,33’ten başlayan faiz oranlarıyla 48 ay vadeli 49 bin 804 TL aylık geri ödemeyle de T10X V2 satın alabiliyor.

Continue Reading

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ticari Araç Haberleri markası tescilli bir markadır.