Connect with us

Otomotiv Sektörü

Eroldu: İç Pazar 2 Milyonlara Çıkarsa Volkswagen Koşa Koşa Gelir

OSD Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Eroldu”Türkiye’ye yeni yatırımların gelmesi ülkedeki iç pazar ile ilgili bir durum. İç pazar 2 milyon adetlere çıksa, Volkswagen zaten kendisi gelecek” diye konuştu.

Otomotiv Sanayii Derneği (OSD), yılın ilk dört ayına ilişkin otomotiv üretim ve ihracat sonuçlarını açıkladı. Buna göre, Nisan ayı sonu itibariyle üretimde yüzde 9, ihracatta ise yüzde 11’lik azalma yaşandı. Ocak-Nisan döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre toplam otomotiv ihracatı dolar bazında paralel seviyede gerçekleşirken, euro bazında ise yüzde 8 artış yaşandı.

Otomotiv endüstrisindeki sonuçları değerlendiren OSD’nin yeni Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Eroldu, sektörün geleceğine yönelik de önemli mesajlar verdi.

Eroldu, sözlerine Ocak-Nisan döneminde hem üretim hem de ihracat tarafındaki azalmaya rağmen, sanayinin döviz bazında bir kayıp yaşamadığını vurgulayarak başladı.

Üretimdeki maliyet artışlarının ihracat rakamlarına yansıdığını belirten Eroldu, “Yaşadığımız hammadde kaynaklı maliyet artışlarını ihracata yansıttık. Bu yüzden döviz bazında ihracat tutarında bir düşüş olmadı. Nisan sonunda dünyadaki sıkıntılara göre iyi sonuçlar elde ettik, önümüzdeki dönemde sanayideki üretim ve ihracatın daha iyi olacağını öngörüyoruz” dedi.

‘ÇİP KRİZİ ÜRETİMDE 200 BİN ADETLİK KAYIP YARATTI’

Sanayideki en büyük sorunlardan birinin fabrikalardaki kapasite kullanım oranları olduğunu aktaran Eroldu, “Kamyon tarafında kapasite kullanım oranı yüzde 90’larda, sanayi ortalamasında ise bu oran yüzde 64 seviyesinde. Düşük kapasite ile çalışmanın yarattığı maliyetleri yönetmek durumunda kalıyoruz” diye konuştu.

Dünya otomotiv endüstrisinde devam eden çip krizi haricinde, jeopolitik belirsizlikler, tedarik ve kablo krizi gibi yeni sorunların da üretimi olumsuz etkilediğini vurgulayan Eroldu, “Çip krizi sebebiyle 2021 yılında dünyada 10 milyon adet civarında bir üretim kayıp yaşandı. Yılın ilk çeyreğine baktığımız zamansa 2 milyon adetlik bir kayıp yaşandığı görülüyor. Çip krizi yüzünden Türkiye’de ilk çeyrekte 200 bin adetlik üretim kaybı olduğunu tahmin ediyorum. 2023 sonuna kadar çip krizinin etkisini azaltmasını bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

‘KURLARIN YÜKSELMESİ İHRACATI ARTIRMIYOR’

OSD Başkanı Cengiz Eroldu, enflasyonun sanayideki üretim üzerindeki etkilerine de değindi.

Üretici enflasyonunun yüzde 120 artarken, kur sepetinin yüzde 80 arttığına işaret eden Eroldu, “Girdi maliyetlerinde, ağırlıklı olarak da enerji, hammadde ve malzemede ciddi artışlar var. Doğalgazda Ocak 2020-Nisan 2022 döneminde TL cinsinden yüzde 636, euro cinsinden yüzde 198’lik bir artış var. Keza elektrikte de yine TL cinsinden yüzde 482, euro cinsinden ise yüzde 140’lık artış var. Bugün Türkiye’de üretici enflasyonu yüzde 120 arttı, ama döviz sepetimiz 80 arttı. Buna hammaddedeki yüzde 100 artışı da koyduğunuz zaman, ihracatta bir rekabet kaybına yol açıyor. Bu açıdan ihracat yapmak çok kolay değil. Yani sokaktaki insan, ‘kurlar artıyor, ihracat da artacak diyebilir’ ama gerçek öyle değil” dedi.

‘FİYAT ARTIŞLARININ YÜZDE 66’SI HAMMADDEDEN’

Dünyadaki enflasyona da değinen Eroldu, araç fiyatlarındaki artışa nelerin yol açtığını da ayrıntılı bir biçimde anlattı.

OSD Başkanı Eroldu, “Kamuoyunda, ‘kurlar 5 artarken neden fiyatlar 15 arttı’ sorusu var. Türkiye’de ilk 5 ayda C sedan ve hafif ticari araç segmentlerindeki fiyat artışı yüzde 15 oldu. Bu artış oranı vergisiz fiyatlar için geçerli. Bunun 5 puanı euro kurundaki artışlardan kaynaklanıyor. Geri kalan 10 puan ise hammadde fiyatlarındaki artıştan geliyor. Tüm bunların üzerine, ÖTV kalemlerine de artış geldi. Otomotiv sanayi hiçbir zaman fırsatçılık yapan bir sanayi olmadı, olmaz da. Zaten rakamlarımız ortada” dedi.

‘YIL SONU BEKLENTİMİZ POZİTİF’

Eroldu, 2022’nin zorlu koşulların olduğu ve belirsizliğin arttığı bir yıl olarak geçtiğini belirterek, sanayideki yıl sonu hedeflerinde de bahsetti.

2021’deki baz etkisinden dolayı dünyanın tüm bölgelerinde bir artış beklendiğini aktaran Eroldu, “Sene başı tahminlerimizi bir miktar daha yukarıya aldık. Bunda, çipteki malzeme sorunundaki durumun biraz daha iyileşeceğini varsaymamız etkili oldu. 11-12 aralığında olan ihracatımızın 14-24 aralığına yükseleceğini, aynı şekilde üretimin de 8-15 aralığından 10-18 aralığına yükseleceğini düşünüyoruz. Çok büyük olmasa da yine de pozitif bir beklentimiz var sene sonuna yönelik olarak” görüşünü paylaştı.

‘MALİYET AVANTAJI TÜRKİYE’Yİ ÖN PLANA ÇIKARACAK’

OSD Başkanı Eroldu, küresel ekonomideki hareketlilik nedeniyle, dünyadaki üreticilerin yüksek maliyetli ülkelerden, düşük maliyetli ülkelere yönelik bir geçişin yollarını aradığını da anlattı.

Bu trendin Türkiye gibi ülkeleri olumlu etkileyeceğini vurgulayan Eroldu, “Avrupalı üreticilerde, yüksek maliyetten, alçak maliyete (high cost to low cost) yönelim var. Türkiye dünyaya göre daha uygun maliyetle üretim yapabildiği için ön plana çıkacak. Bunun önümüzdeki dönemde hem ana sanayi hem de tedarik sanayinde olumlu yansıması olacak. Yalnızca Türkiye değil, Romanya, Sırbistan, Fas, Slovenya gibi ülkeler arasında bir rekabet oluşacak. Bu mühendislik alanında da böyle. Türkiye mühendislik anlamında da çok ön plana çıkıyor” ifadelerini kullandı.

Bu trendin Türkiye’de yeni yatırımları tetikleme ihtimaline de değinen Eroldu, “Türkiye’ye yeni yatırımların gelmesi ülkedeki iç pazar ile ilgili bir durum. Türkiye otomotiv sanayisinde Togg dışında 20-30 senedir yeni yatırım yok. Kuvvetli bir iç pazarı başaramadıkça, Türkiye’de yeni yatırım zor. Asıl teşvik her zaman Türkiye’nin kendisidir. İhracat destekli projeler ile iç pazar büyümez. Türkiye iç pazarı 2 milyon adetlere çıksa, Volkswagen zaten kendisi gelecektir” mesajını verdi.

‘DÜNYADA İLK 10’A GİRMEK İSTİYORUZ’

Türk otomotiv sanayinin yalnızca banttan araç çıkaran değil, aynı zamanda mobilite dünyasında da söz sahibi bir hale gelmesini hedeflediklerini aktaran OSD Başkanı Eroldu, “Önce vizyonumuzu belirledik sonra hedeflerimizi koyduk. Şu anda tüm Türkiye’de 2 milyon adetlik bir üretim kapasitesi var, bu kapasiteyi 2030’da 2.5 milyona çıkarmayı hedefliyoruz. Dünya üretiminden yüzde 1.6 payımız var, bunu yüzde 2’nin üzerine çıkaracağız. Otomotiv sanayisi olarak dünya sıralamasında 13’üncü sıradayız burada ilk 10’a çıkmak istiyoruz. Avrupa’da 4’üncüyüz ilk 3’e çıkmak istiyoruz. İhracatımız 30 milyar bunu da 45 milyara çıkarmak istiyoruz. Aynı zamanda alternatif yakıtlı araçların üretim içindeki payını da bugün yüzde 16’dan yüzde 60’lara çıkarmak istiyoruz” diye konuştu.

Krizleri fırsat bilerek otomotiv sanayisini büyütmek istediklerinin altını çizen Eroldu, “Vergi sistemi ne olursa olsun sanayiyi destekler nitelikte olmalı. Taşın altına elini koyan, yatırımları yapan biziz ama üretim kapasitemiz halen yüzde 64 seviyelerinde” dedi.

Yiğitcan YILDIZ – HABERTÜRK

Tıkla Yorum Yap

Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Otomotiv Sektörü

Evrim Devam Ediyor: Kia Sportage Tasarımının Dönüşümü

Kia Sportage, 1990’lı yıllardan bu yana C-SUV segmentinin en köklü ve en çok değişen modellerinden biri oldu. İlk nesillerindeki “jip”vari yapısından, günümüzün fütüristik ve iddialı crossover’ına evrilen Sportage, her jenerasyonda adından söz ettirmeyi başardı. Peki bu ikonik SUV, tasarım yolculuğunda nerelerden geçti ve en son Kia Sportage tasarımı ile bizi neler bekliyor?

🌟 Sportage’ın Tasarım Yolculuğu: Köşeli Hatlardan Fütürizme

 

Sportage’ın tasarım evrimi, Kia’nın küresel marka kimliği dönüşümünün adeta bir özeti.

  • 1. ve 2. Nesil (1993-2010): İlk Sportage, zorlu arazi şartlarına uygun, gövde üstü şasiye sahip, klasik bir SUV tasarımı sergiliyordu. İkinci nesil ise daha yuvarlak hatlara geçerek Crossover kimliğine yaklaştı.

  • 3. Nesil (2010-2015): Bu jenerasyon, Kia’nın Peter Schreyer yönetiminde “Kaplan Burnu” (Tiger Nose) ızgarasını belirginleştirdiği ve global anlamda tanındığı dönemin başlangıcı oldu. Daha dinamik ve sportif bir görünüm kazandı.

  • 4. Nesil (2015-2021): Bir koşucunun kas yapısından esinlenilen bu tasarım, daha keskin hatlar, alçak tavan çizgisi ve yukarı konumlandırılmış farlarla oldukça özgün bir profil çizdi. Bu nesil, Sportage’ın C-SUV pazarındaki yerini sağlamlaştırdı.

🚀 En Radikal Değişim: 5. Nesil (2021 – Günümüz)

 

Beşinci nesil yeni Sportage, markanın “Opposites United” (Zıtlıklar Birleşimi) tasarım felsefesinin en cesur temsilcisi oldu.

  • Dış Tasarım: En dikkat çekici özellik, aracın ön yüzüdür. Geleneksel “Kaplan Burnu” ızgarası, boydan boya uzayan, bumerang şeklindeki keskin LED gündüz farlarıyla (DRL) birleşerek, segmentinde daha önce görülmemiş, fütüristik ve agresif bir imaj yarattı. Yan profildeki dinamik çizgiler ve krom detaylar, aracın premium algısını yükseltti.

  • İç Mekan: Kabin, baştan sona dijitalleşti. Sürücü odaklı tasarlanan iç mekanda, dijital gösterge paneli ile kavisli multimedya ekranının tek bir birim gibi entegre edilmesi (bazı donanımlarda) en büyük yenilik oldu. Malzeme kalitesi ve premium dokunuşlar, Sportage’ı bir üst segmente taşıdı.

📅 Makyaj Operasyonu: 2025 Kia Sportage Tasarımı

 

Kia, başarılı 5. nesil Sportage’ı daha da güncel tutmak için 2025 model yılında (piyasaya bağlı olarak 2024 sonu/2025 başında) makyaj operasyonunu duyurdu.

  • Dış Dokunuşlar: Makyaj operasyonu genellikle büyük bir revizyon yerine ince ayarlar getiriyor. 2025 Kia Sportage modelinde, ön far tasarımlarında ufak tefek grafiksel güncellemeler ve daha da dikkat çekici hale getirilen LED aydınlatmalar göze çarpıyor. Ayrıca, ön ve arka tamponlarda küçük revizyonlar ve 17 ila 19 inç arasında değişen alaşımlı jantların yeni tasarımları dış görünümdeki en belirgin güncellemelerdir.

  • Kabin İyileştirmeleri: İç mekanda teknolojik ve konfor odaklı iyileştirmelerin yapılması bekleniyor. Daha güncel multimedya sistemleri ve yeni döşeme/renk seçenekleri, kabin atmosferini tazeleyecektir.

💡 Neden Sportage Tasarımı Başarılı?

 

Kia Sportage’ın başarısının ardında, markanın radikal değişim cesareti yatıyor. Her yeni nesilde, pazar trendlerini takip etmek yerine, trendleri belirleyecek kadar iddialı bir tasarım sunmayı hedefledi. En son Kia Sportage da bu felsefeyi sürdürerek, sadece bir ulaşım aracı olmaktan çıkıp, yollarda bakışları üzerine çeken, karakter sahibi bir SUV haline geldi.

Continue Reading

Otomotiv Sektörü

Yenilenen Kia Sportage Türkiye’de

1993 yılındaki ilk neslinden itibaren dünyada SUV kültürünün oluşmasında önemli bir mirasa sahip olan ve 7 milyon adedin üzerinde satış başarısı kazanan Kia Sportage, makyajlanan beşinci nesliyle Türkiye’de.

 

Yeni Sportage, Kia’nın ‘Zıtlıkların Birleşimi’ tasarım felsefesiyle, özgüvenli görünümü ve göz alıcı LED Star Map aydınlatması ile öne çıkıyor.

Güçlü SUV Mirası

Kia’nın küresel ölçekte bugüne kadar en yüksek satış adedine ulaşan amiral modeli Sportage, makyajlanan beşinci nesliyle tasarım, teknoloji ve konfor alanlarında yapılan kapsamlı değişim ve yeniliklerle C SUV segmentinde yeni bir standart belirliyor.

Küresel ölçekte 7 milyon adetten fazla satılan ve Türkiye’de de her zaman yoğun ilgi gören Sportage, cesur dış tasarımı, üstün teknolojik özellikleri ve sunduğu konforla SUV sınıfındaki iddiasını sürdürüyor

Tasarım: Cesur dış görünüm, lüks iç mekân

Yeni Sportage’da Kia’nın ‘Zıtlıkların Birleşimi’ tasarım felsefesi bir kez daha dikkat çekiyor. Modelin tasarımında pürüzsüz ve yumuşak yüzeyler, güçlü ve sağlam çizgilerle dengeleniyor. Yeni tasarım ön ve arka tamponlar ve dikkat çeken LED Star Map aydınlatmaları Kia’nın imzası haline gelen “Kaplan Burun” ön ızgarasıyla tamamlanıyor.

İç mekânda ferah ve konforlu bir yaşam alanı sunan Yeni Sportage, GT-Line donanımında çift renkli deri direksiyon simidi ve sadeleştirilmiş gösterge paneliyle modern bir tasarım anlayışını yansıtıyor. Yeni koltuk döşemeleri konforu artırırken, GT-Line’a özel dekoratif süet deri koltuklar şıklığı ön plana çıkarıyor.

Arka koltukta neredeyse 1 metre (996 mm) diz mesafesi sunan Yeni Sportage, 591 litrelik bagaj hacmini, arka koltuklar yatırıldığında 1.780 litreye kadar çıkarabiliyor. Yeni Sportage, 19 inç jantlarla gelirken GT-Line donanımında aynı ölçülerde özel tasarım alüminyum jant seçeneği de sunuyor.

Konforlu ve Akıllı Çözümler 

Yeni Sportage, sürüş deneyiminin merkezine konumlandırdığı 12,3 inç çift panoramik entegre ekranla şıklığı ve teknolojiyi bir araya getiriyor. Sürücü destek sistemleri, navigasyon ve multimedya fonksiyonlarına kolay erişim sağlanırken aynı zamanda Harman Kardon premium ses sistemi ise müzik deneyimini zirveye taşıyor.

Multimedya ekranının altındaki çok fonksiyonlu dokunmatik panel, sürücülere ses ve klima ayarlarını sezgisel şekilde yönetme imkânı sunuyor. Kablosuz Apple CarPlay & Android Auto, çevre görüş kamerası, 360 derece park sensörü ve kablosuz telefon şarj gibi teknolojiler de Yeni Sportage’daki sürüş deneyimini daha keyifli kılıyor.

Yeni Sportage, üç farklı donanımla 2.820.000 TL’den başlayan fiyatlarla satışa sunuluyor.

Continue Reading

Otomotiv Sektörü

Mercedes-Benz Türk’ün ‘Her Kızımız Bir Yıldız’ programı 6.500’e yakın kız öğrencinin hayatına dokundu

Mercedes-Benz Türk’ün, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) iş birliği ile yürüttüğü Her Kızımız Bir Yıldız programı 21 yılı geride bıraktı. 2004 yılında kız çocuklarının eğitim hayatlarına destek olmak ve eğitimde fırsat eşitliği sağlamak amacıyla başlatılan program, bugüne kadar 63 ilde 6.500’e yakın öğrenciye ulaştı ve toplamda 20.000e yakın burs sağladı.

Yalnızca burs desteğiyle sınırlı kalmayan program; bölge ziyaretleri, mentorluk programları, kişisel gelişim eğitimleri ve kültürel etkinliklerle öğrencilerin akademik, sosyal ve kültürel gelişimine katkı sunuyor. Program kapsamında her yıl yaklaşık 1.000 öğrenci (750 lise, 250 üniversite) destekleniyor.

Mercedes-Benz Türk, kız çocuklarının eğitim yolculuklarını desteklemek amacıyla 2004 yılında başlattığı “Her Kızımız Bir Yıldız” programıyla 21. yılı geride bıraktı. Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) ile yürütülen iş birliği sayesinde program, bugüne kadar 63 ilde 6.500’e yakın öğrencinin eğitimine dokundu ve yaklaşık 20.000 burs imkânı sağladı.

Program yalnızca maddi destek sunmakla kalmıyor; kişisel gelişim, mentorluk ve kültürel etkinlikler aracılığıyla bursiyerlerin hayata daha donanımlı, özgüvenli ve güçlü bireyler olarak katılmalarını hedefliyor. “Her Kızımız Bir Yıldız”, Türkiye’de kız çocuklarına yönelik en uzun soluklu sosyal fayda projelerinden biri olarak öne çıkıyor.

“Eğitim, ülkemizin geleceğine yapılacak en değerli yatırımdır

Mercedes-Benz Türk İcra Kurulu Başkanı Süer Sülün, “Her Kızımız Bir Yıldız” programıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Süer Sülün, “Programda amacımız, kız çocuklarının eğitimine yalnızca maddi destek sağlamak değil, aynı zamanda onlara güçlü bir gelecek vizyonu kazandırmak” dedi. Süer Sülün programla ilgili olarak şunları söyledi: “Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ile başlattığımız iş birliği, bugün 63 ilden 6.500’e yakın öğrenciye ulaştı ve yaklaşık 20.000 burs imkânı sundu. Programımız sayesinde yalnızca bireylerin değil, ülkemizin geleceğinin de şekillendiğine inanıyoruz.

‘Her Kızımız Bir Yıldız’ ile sağladığımız destek; sınıfın dört duvarıyla sınırlı değil, bölge ziyaretleri, mentorluk programları ve kişisel gelişim fırsatlarıyla öğrencilerimizin sosyal hayatta da güçlü bireyler olmalarını sağlıyor. Bu yaklaşım, onları hem kendi potansiyellerini keşfetmelerine hem de toplumda etkin bir şekilde yer almalarına imkan tanıyor.

Proje kapsamında; kız çocuklarını eğitimde eşit fırsatlara kavuşturmak, kadınların istihdama katılımını artırarak toplumda eşit fırsatlara erişmelerine katkı sağlamak istiyoruz. Türkiye’de kız çocuklarının eğitime katılımında son 20 yılda büyük mesafe alındı. Ama gerçek hedefimize ulaşabilmek için, eğitime katılan kız çocuklarının istihdamda da güçlü şekilde yer almalarını sağlamak gerekiyor.

Her Kızımız Bir Yıldız projesi kapsamında bugün öğrencilerimizin üniversiteye yerleşme oranları Türkiye ortalamasının üzerinde; öğrencilerimizin %30’a yakını ülkemizin en iyi üniversitelerine yerleşiyor. Önümüzdeki dönemde de, eğitimde fırsat eşitliği için aynı kararlılıkla çalışmaya devam edecek, programımızın ulaşğı genç kız sayısını artırmak için yeni adımlar atacağız. Çünkü biz, eğitimin ülkemizin geleceğine yapılacak en değerli yatırım olduğuna inanıyoruz.”

“Yıldız kızlarımızın başarısı bize ilham veriyor

Mercedes-Benz Türk Kurumsal İletişim Müdürü Miray Demirel ise, “Her Kızımız Bir Yıldız, 21 yılı aşkın bir süredir yalnızca bir eğitim bursu programı değil; bursiyerlerimizin sosyal, kültürel ve kişisel gelişimlerini destekleyen kapsamlı bir yolculuk oldu. Bugüne kadar 63 ilden 6.500’e yakın kız öğrencimize ulaştık, onların hayatlarına dokunduk ve geleceğe daha güçlü adımlar atmalarına katkı sağladık. İstanbul ziyaretlerinden kodlama eğitimlerine, mentorluk programlarından okul müfredatını destekleyen uygulamalara kadar uzanan geniş içerikli çalışmalarımız, bursiyerlerimizin kendilerini farklı alanlarda geliştirmelerine olanak tanıyor. Özellikle mühendislik ve mesleki eğitim alanındaki programlarımızla genç kızların istihdam fırsatlarını artırmayı hedefliyoruz. Bu süre boyunca edindiğimiz deneyim, bize bundan sonra atacağımız adımlar için ışık tutuyor. Yıldız Kızlarımızın başarı hikâyeleri, bizi her yıl daha fazlasını yapmak için motive ediyor. Onların her biri, hem kendi yaşamlarına hem de topluma değer katma gücüne sahip” İfadelerini kullandı.

Genişleyen sosyal fayda programları

Mercedes-Benz Türk, “Her Kızımız Bir Yıldız”ın yanı sıra Mühendisliğin Yıldızları programı ile  mühendislik okuyan 20 genç kıza, EMLmiz Geleceğin Yıldızı projesi ile 30 ilde 34 meslek lisesine destek veriyor. Bugüne kadar 4.000in üzerinde EML öğrencisi mezun olurken, bu yıl mezun olan 55 öğrenci bayi ve yetkili servislerde işbaşı yaptı. Aksaraydaki Etkinlik Merkezinde ise 1.000den fazla öğrenciye, 25 gönüllü çalışan tarafından eğitim desteği sağlandı.

 

Continue Reading
Reklam
Reklam
Reklam

En Çok Okunanlar

Copyright © 2020 Ticari Araç Haberleri markası tescilli bir markadır.